GRIEG’IN PİYANO KONÇERTOSUNU VE “PEER GYNT”Ü DİNLERKEN…
Daver Darende
Norveç’in en çok saygı duyulan ve en önemli kişisi olarak nitelendirilen bestecisi Edward Grieg, büyük dram yazarı Ibsen ile birlikte Norveç gibi küçük bir ülkeyi tüm dünyaya tanıtan sanatçılardır.
Gençlik yıllarında ağır bir akciğer hastalığı geçiren Grieg, Kopenhag civarında Sölenöd adlı kasabada kiraladığı sayfiye evinde uzunca süre yaşamış, kendisini tüm dünyaya tanıtan ve çok sevilen “La Minör, (op.16)” piyano konçertosunu burada bestelemiştir.
Piyano konçertosu ve “Peer Gynt” süitiyle dünya müzik tarihinde kendine önemli bir yer edinen, müzikseverlerin ve eleştirmenlerin büyük takdirini kazanan Grieg dünyada “kuzetin Chopin’i” olarak tanınmaktadır.
Grieg’in piyano konçertosu kadar etkili ve duygu yüklü ikinci önemli yapıtı “Peer Gynt Suiti” dir. (No:1. Op.46 ve No:2 op.55)
Peer Gynt Suiti Ibsen’in üç oyunundan kurulu dizisinde üçüncü ve son oyunudur.
Birinci süitin ikinci bölümünde yaylı sazlar için bestelenen “Ase’nin ölümü” (Andante doloroso) ve ikinci süitteki “Solvejg’in Şarkısı” şiirseldir, duygu yüklüdür. Geniş imgeleme ürünü olan bu yapıtta Grieg bütün dünyanın tanıdığı ünlü bir besteci olmuştur.
Geçen akşam benim başucu CD’lerim arasında yer alan Grieg’in piyano konçertosu ile “Peer Gynt Suiti”ni dinlerken kendi kendime “beş altı milyonluk Norveç Grieg gibi bir bestecisi ile dünya müzik tarihinde yerini alarak ülkesini gururlandırıyor” dedim.
Sanatçılar, yazarlar, düşünürler, ozanlar geride bıraktıkları yapıtlarla anılırlar.
Bir ülkeyi dünyaya tanıtan, o ülkenin adını yücelten sanatçılardır, yazarlardır, ozanlardır. Kentlerin caddeleri, sokakları onların adlarıyla, parkları onların heykelleriyle anlam ve değer kazanır.
Nâzım, bir şiirinde “Şehirler, gülüm, caddeleriyle değil, anıtını diktiğin şairleriyle büyük oluyor.” dememiş miydi?
telgrafhanesanat.org
Yorum Kapalı.