KARABASAN – Kısa Dönem Öyküleri
Yazar Işık Kansu etkinlikle yayımlamayı sürdürdüğü yapıtlarına bir yenisini ekledi: “Karabasan-Kısa Dönem Öyküleri”. Günümüz insanı hızla değişen yaşam koşulları içinde aynı zamanda yoğun bir kanıksama durumunu soluyor. O neredeyse hiçbir olay karşısında irkilmiyor, ürpermiyor, “Bu kadar da olamaz” demiyor.
Işık Kansu “Karabasan”da kurduğu şaşırtıcı, sarsıcı dille insana duyarlı olma bilincini anımsatıyor. Her şeye alışılamayacağını duyumsatıyor. Yapıttaki kısa öyküler kısa tutulurken alabildiğine yoğunlaştırılmış. Tek sözcük bile oynatılamayacak bir yapısal duruma ulaştırılmış.
“Karabasan”daki öyküleri Comte de Lautréamont’un, Charles Baudelaire’in “şaşırtan”, “uyaran” yapıtlarıyla birlikte düşünmek de olası.
Yazar Ümit Sarıaslan “Karabasan” için şöyle yazıyor:
“Işık Kansu’nun kısa dönem öykülerini Eflatun’un Devlet’indeki o ünlü geminin güvertesindeki insanları, onların içinde bulundukları topludurumu düşünerek okudum. Bordamıza vuran deniz, eski ama eskimemiş bir öyküyü dalgalanıyordu. Tarihin ve devletin sırtında taşınıp gelen o deneyim değişmiyordu.
…Dilden kurguya siyasal yergiyle yazınsal yetkinlik aynı teknede böyle ustaca yoğrulunca, bu sarsıcı öyküler sizin de hamuruna karıştığınız bir dönemin öyküsü olup çıkıyor eşzamanlı. Ya da Zamanımızın Kısa Tarihi…
…Değerli sanatçı Berk Danışman’ın kitaptaki ilk öyküden son öyküye değin Kansu’nun yazdıklarının kanına karışan sarsıcı çizgileriyle çizgi’li düşünce el ele verip, hep aynı öykünün (döngünün) sularında ırgalanmaktan kurtulmaya çağırıyor bizi. İnsanın büyük yolculuğunda yönümüzü güneşlere dönmeye… Karabasandan ışıklı tanyerlerine çevirmeye gözlerimizi… Siren kayalıklarında yitmememiz için…”
Işık Kansu, “Karabasan-Kısa Dönem Öyküleri”, Bilgi Yayınevi, 2013
telgrafhanesanat
Yorum Kapalı.